Gözlükler sadece refraktif nedenlere bağlı görme azlığının düzeltilmesinde faydalıdırlar. Refraksiyon dışı nedenlere bağlı olarak az gören kişilere biraz daha iyi görmelerine yardımcı olabilecek çeşitli yöntemler vardır.
Bu araçlar çeşitli güç, boyut ve stildeki büyütücü sistemlerdir;
Gözlükler: Bu gözlükler, basit olarak normalden daha yüksek diyoptrik güçteki okuma gözlükleridir. Yüksek güç daha kısa odak mesafesi sağlamakta ve buna bağlı olarak mesafe büyütmesi gerçekleşmektedir. Az görme gözlükleri (+4.00) D’den (+20.00) D’ye kadar değişen güçlerde olabilirler. Sıklıkla (+4.00) D ile (+16.00) D arasındaki mercekler kullanılır. (+12.00) D’nin üzerindeki güçler için, yarım çerçeve yerine tam çerçeve kullanımı daha uygundur. Yarım gözlükler özellikle iki gözünü birden kullanabilen hastalarda, uzak görmede belirgin düzeltme ihtiyacı olmayanlarda ve yüksek güçte büyütme ihtiyacı olanlarda daha başarılı sonuçlar sağlamaktadır. Az görme yardımcısı olarak gözlüklerin kullanılmasının avantajları, hastaların gözlüğe alışık olmaları, rahat kullanılmaları, adaptasyonunun kolay olması, her iki elin birlikte kullanılmasına olanak sağlamasıdır. Dezavantajları ise okuma mesafesinin çok yakın olması ve hastanın mesafesi ayarlamakta zorluk çekmesidir.
El büyüteçleri: Plastik veya metal taşıyıcı tarafından çevrelenen konveks mercek ve bir tutacaktan oluşur. Gözlüklerle aynı optik prensiplere sahiptirler. Büyüteç materyal mesafesi değiştirilerek değişik miktarlarda büyütme sağlanabilir. Yakın materyal sabit uzaklıkta olduğunda ve göze yaklaştırılamadığında el büyüteçlerinin kullanılması idealdir. Sabit büyüteç-materyal mesafesi gerektirmesi ve bir elin büyüteci tutması en büyük dezavantajıdır.
Ayaklı büyüteçler: El büyüteçlerine benzerler. Plastik veya metal taşıyıcı tarafından çevrelenen konveks mercekten oluşurlar. Taşınmalarındaki güçlük ayaklı büyüteçlerin dezavantajıdır. Bu büyüteçler genelde masa üzerinde kullanılırlar. Ellerinde titreme olan veya kollarını tam anlamıyla kontrol edemeyen hastalar için kullanımları uygundur.
Luplar: Luplar göze çok yakın tutulan, başa takılan veya gözlük camlarının önüne yerleştirilen yüksek güçte konveks merceklerdir. Yüksek güçteki gözlük mercekleri gibi kullanılırlar. Güç arttıkça giderek kısalan göz-materyal mesafesi gerektirirler. Çok yakın bakış isteyen fotoğraf, madeni para vs incelemesi gibi işlevlerde oldukça yardımcıdırlar. Çok kısa mesafeden çalışma zorunluluğu, daralmış görme alanı en önemli dezavantajlarıdır. Gözlük camlarına takılması kullanım acısından bir takım problemleri de beraberinde getirir. Gözlük camlarına ilave olarak lupların ağırlıklarının da eklenmesi gözlüklerin çok ağır olmasına neden olur. Odak mesafesi hesaplanırken lupun gücüne ilaveten önüne takıldığı gözlük camının da gücü göz önüne alınmalıdır. Ayrıca pupillalar arası mesafenin belirtilmesi de çok önem taşır.
Teleskoplar: Teleskoplar bir metal tüp içinde aralıklı olarak yerleştirilmiş iki lensten oluşan optik sistemlerdir. Galile tipi olanlarda görüntü düzdür, bu nedenle daha çok tercih edilmektedir. Uzak görmeyi arttırmak için kullanılabilecek tek yardımcı teleskoplardır. Az görme yardımcıları olarak kullanılan teleskoplar odaklanabilme özelliğine sahiptirler. Kişi görmek istediği noktayı odaklayarak netleştirebilir. Teleskoplar açısal büyütme özellikleriyle daha berrak görüntü sağlarlar. Ancak geçirilen ışığın azalmasına bağlı karanlık görüntü oluşumu; güç arttıkça görme alanının daralması kullanımını kısıtlayan özellikleridir. Tek göz yerine iki gözlü teleskopların kullanılması görme alanında bir miktar genişleme sağlar. Elde tutulabilen cinsleri de var olup, bu tiplerin büyüklükleri kullanımı zorlaştırmaktadır ve sadece tiyatro veya sportif karşılaşmalarda kullanımları faydalıdır. El titremesi ve kol yorgunluğu da el tipi teleskop kullanımını güçleştiren diğer faktörlerdir.
Biyoptikler: El tipi teleskoplara alternatiftirler. Bunlar optik merkezin yukarısına gözlük camlarının üzerine monte edilirler. Çenenin aşağıya indirilmesi ile teleskoptan bakılmak ta, normal baş pozisyonunda gözlük camından bakılmaktadır. Uzaktaki cisimleri görmek için teleskobun, yürürken ise normal gözlük camlarının kullanılması ile sokak kullanımlarında da uygundur.
Telemikroskoplar: Gözlük camının optik merkezinin aşağısına bifokal segment şeklinde yerleştirilirler. Uzak görmeden ziyade yakın işlevler için kullanılırlar. Normal okuma mesafesinde berrak görüş elde etmek üzere objektife az güçte lens içeren bir başlık takılır. Bu sayede büyütme sağlanır ve takılan başlıktaki lensin gücü de okuma mesafesini belirler. Odak derinliği kolaylıkla azaldığından görüş mesafesi titizlikle belirlenmelidir.
İntraoküler lensler: Teleskopik sistemlerin göz içi lens şeklinde uygulanmasıdır. Bu lenslerde merkezde 2 mm çapında (-40.00) D’lik bölüm, dışta ise (+20.00) D’lik bölüm yer alır. Bu lens ile göz üç kez büyütebilen bir teleskop sistemine dönüşmektedir. Böyle bir büyütme sisteminden elde edilen görme alanı genişliği benzer büyütmeyi sağlayan teleskopik sistemden 4-10 defa daha fazladır. Kullanılan teleskopik sistem bifokal olduğu için dış kısmı ile hastalar emetrop olmakta ve binoküler (iki göz) fonksiyon sağlanmakta ve ayrıca görme alanı genişlemektedir. Ancak lensin kesinlikle merkezden kaymaması gereklidir.
Bu grup az görme yardımcıları basit büyük puntolu kitaplardan son derece gelişmiş elektronik cihazlara kadar geniş bir yelpazede yer alırlar.
Aydınlatma: Daha iyi görebilmek için en gerekli yardımcıdır. Görme keskinliğinin azalması, kontrast duyarlılığı da azaltır ve bu nedenle daha iyi görmek için kontrastın artırılması gereklidir. Aydınlatmanın artırılması kontrastı artırarak görmeyi kolaylaştırır. Ancak aydınlatma maksimum kontrast sağlayacak kadar güçlü olmalı, kamaşma ve karışıklığa neden olmamalıdır. • Büyük puntolu kitaplar ve gereçler: Büyük punto terimi, 18-24 punto ve daha büyük basım çapı için kullanılır. Görme düzeyi çok kötü olmayan kişiler için yararlıdır.
Delikli gözlükler: Düzensiz astigmatizma veya birçok küçük opasite varlığının neden olduğu ortam anomalilerinin sonucunda retinadaki hayal bulanıklaşır. Bu durumlarda üzerinde çok sayıda delik bulunan gözlükler faydalı olabilmektedir. Lens opasiteli hastalarda, yansıyan ışıkları engellemek ve kontrastı arttırmak için çizgisel yarık içeren gözlükler yararlı olabilir. Ancak her iki yöntem de bugün pek kullanılmamaktadırlar.
Braille alfabesi: Altı noktadan oluşan bu alfabede altı nokta çeşitli varyasyonlarda dizilmekte ve he biri bir harf bir sayı yerine geçmektedir. Braille alfabesi, Braille yazıcısı denilen ve daktiloya benzeyen bir cihaz ile yazılır. Noktaların birbirine yakın olması ve kağıttan hafifçe kabarık olması kullanımı zorlaştırmaktadır. Parmakların büyük olduğu durumlarda ve diyabet gibi nedenlere bağlı olarak parmak uçlarının hissizliğinde bu alfabenin kullanımı zorlaşmaktadır.
Projeksiyon araçları: Bu sistem bir televizyon kamerası, X-Y pozisyon yönlendiricisi, ışık kaynağı ve video monitöründen oluşur. Kameradaki zoom lensi, video monitör ekranının büyüklüğü ve bakış mesafesinin hasta tarafından azaltılması ile büyütme sağlanır. 140X büyütmeye kadar olanak varken, genellikle 8X büyütme en çok kullanılır. Kullanıcı görüntülenecek materyali yatay veya dikey olarak yer değiştirebilir.
Bilgisayar tarayıcı sistemleri: Bilgisayar tabanlı video gösterimleri projeksiyon sistemlerinin sağladığı tüm avantajlara ilave olarak hastalara okunabilirliği arttıran bir takım ek özellikler de sunar. Bu yöntem, büyütme sağlandığında harflerin akıcılığının bozulmaması ve örnek yoğunluğun artması arasındaki ilişkiyi de sağlar.